Boşanma Davası

Boşanma Davası

Boşanma, eşler hayattayken kanunda öngörülmüş olan bir sebebe dayanarak evlilik birliğinin hâkim kararı ile son verilmesidir. Medeni Kanunumuzda boşanma ancak hâkim kararıyla mümkündür. Hâkimin boşanmaya karar verebilmesi için, eşlerden en az birinin boşanma davası açmış olması gerekir. Aynı zamanda açılan boşanma dava konusunun kanunda yazılı sebeplerden birine dayanması gerekir.

Bir kimsenin boşanma davası açabilmesi için aranan koşullardan biri geçerli bir evliliğin kurulmuş olması ve dava açma anında devam ediyor olmasıdır. Geçerli olmayan bir evlilikte boşanmaya karar verilemez. Bu durumda evlenmenin iptali yahut butlanı söz konusu olur. Boşanma ile iptal arasındaki ayrımda buradan doğmaktadır.

Boşanma davası açabilmek için tamamen kusursuz olmak gerekmez. Tamamen veya daha az kusurlu taraf da boşanma davası açabilir. Ancak bu kusurun hiç önemi olmadığı anlamı gelmez. Eşlerden biri diğerinin daha kusurlu olduğunu ileri sürerek davanın sonucuna etki edebilir. Kusur oranı boşanmanın feri sonuçları olan nafaka, tazminat, velayet vs. konularında önem taşımaktadır.

Medeni Kanun’da sayılan boşanma sebepleri sınırlı sayıda olup bunlar:

  • Zina

  • Hayata kast

  • Pek kötü veya onur kırıcı davranış

  • Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme

  • Terk

  • Akıl hastalığı

  • Evlilik birliğinin temelden sarsılmasıdır

Anlaşmalı Boşanma

Evliliğin kişiler için çekilmez hale gelmesi, yani şiddetli geçimsizlik olması halinde çiftler boşanmanın tüm hususlarında anlaşarak evlilik birliğini sona erdirmek için mahkemeye başvururlar. Bu şekilde bir boşanmaya ‘anlaşmalı boşanma’ denilmektedir. Müşterek çocuk var ise velayet, nafaka, mal paylaşımı gibi konularda uzlaşan taraflar hazırlanan protokol ile dava sürecini başlatırlar. Tüm hususlarda anlaşma sağlanması ve anlaşmaya engel bir durum söz konusu olmadığı takdirde anlaşmalı boşanma ile evlilik sona erer. Anlaşmalı Boşanma Davasında taraflar bizzat duruşmaya katılmaları gerekmektedir. Vekaletname verdikleri avukatın duruşmaya katılması burada yetmemektedir. Dolaysıyla Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın bu konuyu göz önünde bulundurmaları önem arz etmektedir. Taraflardan birinin duruşmaya katılmaması durumunda dava ‘Çekişmeli Boşanma’ davasına dönüşecektir.
Boşanma Davası

Çekişmeli Boşanma

Çekişmeli Boşanma Davası, tarafların boşanma, velayet, nafaka vb. konularda ihtilafa düşmesi durumunda açılan dava türüdür. Duruşmaya katılımın temsilci (Avukat) eşliğinde yürütülebilmesinden dolayı Yurtdışında yaşayan kişilerin en çok başvurduğu dava türüdür. Boşanma davası açıldıktan sonra hâkim dava süresince ortaya çıkabilecek olumsuz durumlara karşı geçici önlemler almak zorundadır. Bu geçici önlemler içerisinde eşlerin barınma, geçinme, çocukların eğitim vs. masrafları için nafaka tedbiri yer almaktadır. Ayrıca dava sonucunda tazminata veya paylaşıma konu olacak malların yönetimine ilişkinde bir tedbir kararı verilebilir. Dava sonucunda karşı taraftan mevcut veya beklenen menfaatlerin zarar görmesinden dolayı tazminat talebinde bulunabilir. Boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olan taraf daha az kusurlu olmak şartıyla karşı taraftan yoksulluk nafakası talep edebilir. Yoksulluk nafakasında dikkate alınacak kıstas nafaka talebinde bulunan tarafın boşanma nedeniyle hayat standartlarda meydana gelen değişimdir. Bu nedenle nafaka belirlenirken tarafların hayat standartlarının da tam olarak belirlenmesi gerekmektedir.

Anlaşmazlığa düşülen diğer bir konuda müşterek çocuğun velayeti durumudur. Her iki tarafında velayet talep etmesi durumda öncelikle çocuğun yararı ilkesi esas alınır. Çocuğun velayetinin kimde olacağı, çocuğun yararı ilkesi göz önünde tutularak karar verilir. Mal paylaşımı ise malın evlilik öncesi ve sonrası edinilmesi hususu göz önünde tutularak karara bağlanır. Dava sonrası alınan nafaka kişinin yeniden evlenmesi ile sona erer. Çocuk için talep edilen nafaka ise yeniden evlenme olsa dahi devam eder.

Boşanma davasından sonra yeni açılacak dava ile de nafaka talebinde bulunulabilir. Boşanma ile kazanılan nafaka gibi mali haklar boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren bir yıl içerisinde talep edilmezse zamanaşımına uğramaktadır. Boşanma davası sonrası istenen maddi ve manevi tazminat talebi ödemeleri de farklılık gösterir. Manevi tazminat talebi tek seferde ödenirken maddi tazminat taksitler halinde ödenebilir.

Daha fazla bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

İletişim